Tiroid, Guatr, Obezite, kıllanma, Hormon, Osteoporoz, Hipoglisemi, Düşük Şeker, Hipofiz Hastalıkları, terleme, Erken Ergenlik, Gut, Boy Kısalığı,hormon tedavisi, Diyabet, Şeker, Hastalığı, Selçuk Can, Nişantaşı, İstanbul Tiroid, Guatr, Obezite, kıllanma, Hormon, Osteoporoz, Hipoglisemi, Düşük Şeker, Hipofiz Hastalıkları, terleme, Erken Ergenlik, Gut, Boy Kısalığı,hormon tedavisi, Diyabet, Şeker, Hastalığı, Selçuk Can, Nişantaşı, İstanbul
Anasayfa Özgeçmiş Yayınlar Kongre ve Kurslar Basında İletişim ve Randevu İletişim ve Randevu
Gebelik Diyabeti

GEBELİK DİYABETİ

1-  Gebelik diyabeti nedir?

Hamile olmadan önce şeker hastalığı teşhisi konulmamış bir kadında hamilelik ile beraber yeni teşhis edilen kan şekeri yüksekliğine GEBELİK DİYABETİ yani GESTASYONEL DİYABET denilir. Gebelik öncesinde hipoglisemi (kan şekeri düşüklüğü), gizli şeker ve insülin direnci gibi şeker hastalığına zemin hazırlayan durumlar olabilir. Gebelerin %15 ile 20’sinde hamilelik şekeri görülür. Daha ciddi olan ve insülin kullanmayı gerektiren hamilelik diyabeti hamile kadınların %5’inde görülmektedir. Kadınların çalışma hayatında olması, daha geç evlenmesi ve doğal olarak daha geç hamile kalması gibi sosyal faktörler gebelik diyabeti görülme riskini artırmaktadır.

Normal bir gebelikte anne karnındaki bebek büyüme ve gelişme için sürekli anneden glikoz transfer eder. Bu nedenle gebe kaldıktan sonra annenin kan şekeri gebelik öncesine göre daha düşük olur, örneğin açlık kan şekerinin 65 mg/dl gibi olması. Ancak hamileliğin dördüncü ayından sonra plasentadan (bebek eşi olarak halk arasında bilinir) salgılanan östrojen (kadınlık hormonu) ve diğer büyüme hormonları gebede insülin direncini artırır. Bu dönemde sağlıksız ve düzensiz beslenen, pankreasında yeterli insülin deposu bulunmayan ve şeker hastalığına genetik yatkınlığı olan kadınlarda gebelik diyabeti açığa çıkabilir.

2- Gebelik diyabeti ne zaman ortaya çıkar ve nasıl saptanır? Kimler risk altındadır?

Hamile kadınlarda şeker hastalığı teşhisi için 24 üncü gebelik haftasında (altıncı gebelik ayında) şeker yükleme testi yapılmalıdır. Ailesinde şeker hastalığı olanlar, ileri yaşta gebe kalanlar ve aşırı kilolularda testler daha erken önerilir.  Önce basit bir tarama testi yapılır.  Gebe kadına günün herhangi bir saatinde açlık veya tokluk aranmaksızın 50 gr glikoz içirilir, bir saat sonra kan glikoz düzeyi 140 mg/dl altında ise şeker hastalığı yoktur.  140 mg/dl üzerinde ise şeker hastalığı şüphesi vardır. Bu durumu netleştirmek için 3 saatlik 100 gram glikoz ile yükleme yapılması gerekir. 3 saatlik yüklemede gebelik diyabetinin var olup olmadığı net olarak anlaşılır. Üç saatlik şeker yükleme testinde açlık kan şekeri 95 mg/dl altı, birinci saat sonrası kan şekeri 180 mg/dl altı, ikinci saatlik kan şekeri 155 mg/dl altı ve üçüncü saatlik kan şekeri 140 mg/dl altında olmalıdır. Bu değerlerin iki tanesi fazla ise hamilelik diyabeti yani tıp dilindeki adı ile gestasyonel diyabet teşhisi konulur. Hastalık gebeliğin 24-28. haftasında test edilir. Amerika Birleşik Devletlerinde şeker hastalığı çok sık görüldüğünden artık bu iki aşamalı yükleme yerine tek bir seferde yükleme yapılmaya başlanmıştır. Sekiz saatlik açlık sonrası sabah 75 gram glikoz ile şeker yüklemesi yapılır. Gebelikte açlık kan şekerinin 92 mg/dl, 75 gram glikoz yüklemesinden bir saat sonra kan şekerinin 180 mg/dl, iki saat sonra 153 mg/dl’den yüksek olması anormaldir. Bu değerlerden biri yüksek ise gestasyonel diyabet teşhisi konulur. Bizim uygulamamızda iki aşamalı şeker yükleme testi ön plandadır. 75 gram ile tek seferde yükleme çok daha fazla gebeye gestasyonel diyabet tanısı koydurmaktadır. Ancak bu gebelerin çoğunluğu diyet ile tedavi olmaktadır.

Tüp bebek uygulamalarında gebelik diyabetine çok daha fazla rastlıyoruz. Tüp bebek tedavisine giren kadınların genelde yaşlarının daha fazla olması, tüp bebek öncesi yapılan iğnelerin kilo artışına ve bunun sonucunda kan şekeri yükselmesine yol açması yardımcı üreme teknikleri uygulamalarında gebelik diyabetine yol açmaktadır. Aşılama tedavilerinde de benzer durum söz konusudur. Düşük olmasını önlemek için progesteron adlı hormonu içeren tedaviler gebelik şekerini tetikleyebilir.

Özetle obezite, bir önceki gebelikte 4 kg üzerinde doğum, bir önceki gebelikte gebelik diyabeti teşhisi, idrarda şeker çıkması, polikistik over sendromu, ailede tip 2 şeker hastalığı bulunması gebelik diyabeti için risk faktörleridir. 

3- Gebelik diyabeti hamilelik sürecini nasıl değiştirir? Şeker kontrol altına alınamazsa anne adayını ne gibi sorunlar bekler?

Hamileliğin son ayını, doğum esnasını ve doğumu takip eden ilk ayı kapsayan ve tıp dilinde perinatal dönemde diyabetik gebelerin bebeklerinde ölüm riski diyabeti olmayanlara göre iki kat artmıştır.

Kan şekerinin kontrol altına alınamadığı veya gebelik diyabeti teşhisinin atlandığı durumlarda doğum travması riski 2 kat, sezaryen ile doğum yapma ihtimali 3 kat, bebeğin doğum sonrası durumunun ağırlaşarak yeni doğan yoğun bakım servisine yatma ihtimali 4 kat artmıştır. İyi haber ise bu artmış komplikasyon oranlarının kan şekeri kontrolünün başarılı bir şekilde sağlanması ile önlenebileceğidir.

Gebelik diyabetinin en önemli olumsuz etkilerinden biri bebekte iriliktir. Gebelik diyabeti olanların %30’unda bebekte irilik görülür. Gebelik diyabetinde bebeğin kafası değil, daha çok omuz ve gövdesi büyür. Normal doğum olursa baş rahatlıkla çıkar. Ancak omuzda takılma olabilir. Bu durumda omuzun hemen altında el ve kola giden sinirler zarar görebilir ve bebekte doğum travmasına bağlı el felci görülür.

Prematüre doğum gebelik diyabetinin bir diğer olumsuz sonucu olabilir.

Bunların dışında gebelik diyabeti aşağıdaki sorunlara yol açabilir:

Respiratuar Distres Sendromu: Yeni doğanda görülen solunum sıkıntısı. Diyabeti olmayan sağlıklı kadınların bebeklerinde akciğer gelişimi 34-35 inci haftada tamamlanır. Gebelik diyabeti olanlarda akciğer gelişimi 38,5 haftaya kadar uzayabilir. Doğum veya sezaryenin 38 inci haftadan önce gerçekleşmesi durumunda bebekte solunum sıkıntısı açığa çıkabilir. Gebelik diyabetinin daha iyi tedavi edilmesi ile alınan olumlu sonuçlar yeni doğanda solunum distres sendromu sıklığının %31’den %3’e düşmesini sağlamıştır. Respiratuar Distres Sendromu tedavisi yeni doğan yoğun bakım ünitesinde oksijen tedavisi ve akciğeri geliştirici ilaçlar ile yapılmaktadır.

Geçici taşipne: Doğum sonrası geçici solunum sıkıntısı

Hipokalsemi: Kalsiyum düşmesi

Yeni doğan sarılığı: Bu şeker hastası olmayanlarda da görülen ve ultraviyole ışınları ile tedavi edilen bir durumdur. Diyabetik gebe bebeklerinde %30 oranında görülür.

Hipoglisemi: Düşük şeker bebekte beslenme güçlüğü, şuur kaybı, havale geçirilmesi ve koma gibi olumsuzluklara yol açar. Doğum odasında bulunan pediatri uzmanının annenin şeker hastası olduğu konusunda uyarılması gerekmektedir ki gerekli önlemleri alabilsin.

Polihidramnios: Anne karnında fazla miktarda sıvı birikmesi

Kardiyomyopati: Kalp kasında kasılma bozukluğu

Polisitemi: Kanda kan sayımının artması. Bu durumda kan yoğunlaşır, dokularda dolaşım bozukluğu olur. Dolaşım bozukluğuna bağlı organlarda enfarktüs olabilir.

Hamilelik diyabeti olanlarda tansiyon yükselmesi ve tıp dilinde preeklampsi denilen gebelik zehirlenmesi daha sık görülür. Gebelik öncesi diyabeti olan ve hamile kalan anne adaylarının %10-15’ini düşük tehlikesi beklemektedir. Bu yüzden sürekli düşük yapan kadınlarda mutlaka diyabet varlığı araştırılmalıdır. Gebelik diyabetinde kan şekeri iyi kontrol edilmez ise düşük riski iki misli artar.

4- Doğumdan sonra anneyi nasıl bir süreç beklemektedir?

Gebelik diyabeti olan kadınlarda doğumdan 3 sene sonra kalıcı metabolik bozukluklar geliştiği gözlenmiştir. Gebelik diyabeti ağır seyir edenlerde kalıcı şeker hastalığına dönüşme ihtimali daha yüksektir. Kalıcı şeker hastalığına dönüşme riski gebelik esnasında insülin kullananlarda, ailesinde tip 2 diyabet olanlarda ve obezite sorunu olanlarda daha fazladır. Doğumdan 3 ay sonra şeker yükleme testi yapılıp diyabetin kalıcı olup olmadığı tespit edilir. Emzirmenin gebelik diyabetinin kalıcı diyabete çevirmesini engellediği bilinmektedir. Süt vermenin bitmesi beklendikten sonra annenin zayıflaması ve hamilelik öncesi kilosuna yaklaşması hedeflenir. Bunun için diyet ve egzersiz gerekir. Doğum sonrası genç kızlık kilosuna dönmek çoğu zaman imkânsızdır ve doğumla beraber 4-6 kg kalması normal bir durumdur.

5- Gebelik döneminde yaşanan diyabet bebeklerin sağlığını etkiliyor mu?

Annesi gebelik diyabeti olan bir çocuğu ileri yaşlarda önemli metabolizma sorunları beklemektedir. On beş ile on altı yaşlarından itibaren diyabetik anne çocuklarının %20 sinde yani beşte birinde insülin direnci tespit edilmiştir. Bu çocuklarda metabolik sendrom dediğimiz, kan yağları, kan basıncı, kan şekeri bozulmaları ve göbek çevresinde yağlanma daha sık görülür. Kız çocuklarında adet düzensizliği, kıllanma ve sivilce ile seyir eden polikistik over sendromu sorun yaratabilir. Annesinde gebelik diyabeti olan çocuklarda ileri yaşlarda kolesterol yüksekliği ve C-reaktif protein yükselmesi daha sık görülür. Bunların hepsi kalp hastalığı risk faktörleridir. Diyabetik anne çocuğunun erişkin çağda kalp hastalığına yakalanma riski daha fazladır.

6- Hamilelik sürecinde diyabet tedavisi nasıl yapılıyor?

Gebelik diyabeti teşhis edildiğinde bir endokrinoloji uzmanı ve diyetisyene gidip hamilelik şekerine yönelik bir diyet programı konusunda eğitilmelisiniz. Ayrıca bir şeker ölçme cihazı alıp kan şekerinizi açlık ve toklukta ölçüp kayıt tutmanıza gerek var. Kadın doğum uzmanı ile diyabet doktorunun irtibat halinde olması gerekir. Gebelik diyabetinde önce diyet tedavisi uygulanır. Gebelikte yoğun spor önermiyoruz. Ancak devamlı oturarak hareketsiz kalmamak, ufak tefek yormayan yürüyüşler yapmak ve günü hareketli geçirmekte fayda var. Düşük tehlikesi varsa kadın doğum uzmanı yatak istirahati verecektir. Bu durumda diyete ağırlık verilmesi gerekir. Diyette şeker içeren tüm gıdaları (tatlı, pasta, kesme şeker vs.) ve şekerli içecekleri (hazır meye suyu, gazoz, kola vs.) kesip, dengeli bir beslenme programı öneriyoruz. Gebelik diyabetinde aç ve tok günde 4 ile 6 defa arasında evde parmak ucundan kan şekeri bakılıp bir deftere kayıt tutulması gerekmektedir. HemoglobinA1C (HbA1C) dediğimiz son üç aylık şeker durumunu yansıtan bir kan testi damardan alınan kan ile laboratuvarda yapılır. Bu test ile ve evde ölçülen kan şekeri sonuçlarına göre diyet uygulamasının başarılı mı başarısız mı olduğuna karar veriyoruz. Diyet tedavisi yetersiz kalırsa o zaman insülin tedavisine başlamak gerekir. Gebelik diyabeti olan kadınların % 10 ila %25’inde kan glikoz düzeyini düşürmek için insülin iğnesi gerekir. İnsülin tedavisinin bebeğe zararı yoktur.

7- Gebelik öncesi diyabet hastası olup hamile kalan anne adaylarında bu süreç nasıl yaşanıyor?

Evvelden diyabet tanısı almış ve bilinen bir şeker hastalığı olan kadın hamile kalmak istiyorsa, kendisini fiziksel, duygusal ve psikolojik olarak hazırlamalıdır.  Aile ve eşin tam desteği bu noktada önemlidir.  Ardından bir endokrinoloji yani hormon hastalıkları uzmanına danışılıp, daha gebe kalmadan 3 ay önce kan şekerinin normale indirilmesi gerekir.  Bu yaklaşım doğacak bebekte sakatlık olma ihtimalini azaltır.

Gebelik öncesi diyabeti olup, yüksek kan şekeri ile hamile kalan anne adaylarında bebekte sakatlık oranı 4 ile 8 misli artmıştır. Genel nüfus dediğimiz bilinen hastalığı olmayan kişilerde bebekte doğuştan sakatlık oranı %1-2’dir. Yani anne ve baba sağlıklı olsa bile %1-2 çocuğun nedeni bilinmeyen bir şekilde sakat doğma oranı vardır. Hamile kalmadan önce bilinen diyabet hastası olan ve kontrolsüz bir şekilde gebe kalanların çocuklarında sakatlık ihtimali %5 ile 9 oranındadır. Yani gebelik diyabeti bebekte doğum anomalisi riskini 4-8 kat arttırmaktadır. Gebe kalmadan 3 ay önce kan şekerinin dengelenmesi ve son üç aylık şeker ortalamasının yani Hemoglobin A1c’nin %7 altında olması doğacak bebekte sakatlık olma olasılığını düşürür. Hemoglobin A1c değeri %6 altında ise bu ideal bir durumdur. Yapılan çalışmalarda HbA1c %6 altında iken gebe kalan diyabetli kadınlarda bebek sakatlıkları, gebelik ve doğum sorunlarına ilişkin risklerin en aza indirgendiği gösterilmiştir. Yoğun insülin tedavisi uygulanan, özellikle pompa tedavisinde olan bazı Tip 1 diyabetlilerde gebelik sırasında kan şekerini kontrol altında tutmak zor olabilir. Gebe kalmayı planlayan kadının eğer evvelden reçete edilmiş ise kolesterol ilaçlarını ve bazı tansiyon ilaçlarını (ACE inhibitörü ve ARB grubu) bırakması gerekir. Bu tip ilaçlar gebelikte kullanılmazlar. Anne adayının gebelikten önce kalp hastalığı, böbrek, damar, göz ve sinir sorunları açısından tetkik edilmesi gerekir. Diyabetik gebelerde hamileliğin ilk üç ayında göz muayenesi yapılması gerekmektedir çünkü diyabete bağlı göz sorunlarında geçici kötüleşme olabilmektedir. Tip 1 diyabetliyseniz doktor kontrolü altında günde 4-5 kez insülin kullanmanız gerekir. Eğer Tip 2 diyabetliyseniz ve oral (ağız yolu ile) antidiyabetik ilaç kullanıyorsanız, diyabetinizi kontrol altında tutmak için oral antidiyabetik değil, insülin kullanmanız gerekecektir. Oral antidiyabetikler bebeğe zarar verebileceğinden gebelik döneminde kullanılmazlar. Diyabetle birlikte sigara ve alkol bebek için çok zararlıdır ve gebe kalmadan önce kesilmesi zorunludur.

Gizli şeker hastası olan kadınlar şeker testi için gebeliğin 24-28 inci haftasını beklemesinler. Hemen gebeliğin ilk üç ayı içinde, bu normal ise gebeliğin 24-28 inci haftasında şeker yükleme testi yaptırmalarını öneririm.

8 - Anne adaylarının beslenmesi nasıl olmalı? Nelere dikkat etmeleri gerekiyor?

Diyet tedavisinin amacı tek tip beslenme ve fazla yiyecek yüklenmesinin önüne geçmektir. Şeker, şekerli gıdalar ve şekerli içecekler kesilir. Gebelikte tatlandırıcı önermiyoruz. Diyet tedavisinin amacı günde 3 ana, 3 ara öğün tüketip, toplam 6 öğün beslenmektir. Günlük alınması gereken kalorinin %50’si karbonhidrattan, %25’i proteinden, %25’i yağdan gelmelidir. Diyet uzmanı bu şekilde bünyenize uygun bir beslenme programı hazırlayacaktır. Gebelik diyabeti olanlar tatlıdan uzak durmalı, koka kola, gazoz ve hazır meyve suyu gibi şeker içeren içecekleri içmemeli, poğaça, pasta, kek, börek gibi hem şeker hem de yağ içeren yüksek kalorili besinleri tüketmemelidirler.

 

Gebelik diyabeti ile ilgili diğer sayfamızı ziyaret edebilirsiniz:

http://www.endokrinoloji.com/hamilediyabet.html

 Yazan:

Prof. Dr. Selçuk Can

Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı

Tarih: 07 Temmuz 2014 Pazartesi

Kaynak göstermeden alıntı yapılmaması rica olunur.

KAYNAK:

http://www.endokrinoloji.com/gebelik_diyabeti.html

 

 
 
Muayenehane: Sezai Selek Sok. Tayman Apt
No: 16 Daire: 7 Nişantaşı Şişli 34365 İstanbul Tel: 212 - 296 46 11

Tasarım - Forum