Tiroid, Guatr, Obezite, kıllanma, Hormon, Osteoporoz, Hipoglisemi, Düşük Şeker, Hipofiz Hastalıkları, terleme, Erken Ergenlik, Gut, Boy Kısalığı,hormon tedavisi, Diyabet, Şeker, Hastalığı, Selçuk Can, Nişantaşı, İstanbul Tiroid, Guatr, Obezite, kıllanma, Hormon, Osteoporoz, Hipoglisemi, Düşük Şeker, Hipofiz Hastalıkları, terleme, Erken Ergenlik, Gut, Boy Kısalığı,hormon tedavisi, Diyabet, Şeker, Hastalığı, Selçuk Can, Nişantaşı, İstanbul
Anasayfa Özgeçmiş Yayınlar Kongre ve Kurslar Basında İletişim ve Randevu İletişim ve Randevu

Şeker Hastalığında Hipertansiyon Tedavisi

Diabet ve Hipertansiyon

Şeker Hastalığında Tansiyon Tedavisi

Diyabet ve Hipertansiyon 

Hipertansiyon yüksek kan basıncının tıp dilindeki adıdır. Tansiyon büyük ve küçük tansiyon beraber verilerek ifade edilir. Büyük tansiyon, tıp dilindeki adı ile sistolik tansiyon, kalbin kasıldığı sırada, yani atardamarların kanı pompaladığı sıradaki tansiyondur. Küçük tansiyon yani tıp dilindeki adı ile diastolik tansiyon, kalbin gevşeme anında ölçülen tansiyondur. Kalbin gevşeme anında toplardamarlardaki kan kalbe dolar. Tansiyon önce büyük, sonra küçük tansiyon ifade edilerek söylenir. Örneğin 120/70 denildiğinde büyük, yani sistolik tansiyonun 120, küçük yani diastolik tansiyonun 70 mmHg olduğu anlaşılır. Dünyada tansiyon bu şekilde ifade edilir. Türkiye’de tansiyonu iki basamaklı vermek alışkanlık haline gelmiştir. Genellikle 120/70 yerine 12/7 denilir.

Yüksek tansiyon kalp ve atardamarlar üzerindeki basıncı arttırır ve organlarda tahribat yapar. Yüksek kan basıncı kalp krizi, felç, kalp büyümesi, kalp yetmezliği, göz kanaması ve böbrek yetmezliği riskini arttırır. 

Yüksek kan basıncı tanımı:

Normal tansiyon: Büyük 12, Küçük 8

Prehipertansiyon: Hipertansiyon öncesi durum demektir. Büyük 12-13,9 arası, küçük tansiyon 8-8,9 arasıdır. Önlem alınmaz ise prehipertansiyon hipertansiyona çevirir.

Hipertansiyon: Büyük 14 ve üzeri, küçük tansiyon 9 ve üzerindedir. Hipertansiyonu olanların %90’ında belli bir neden yoktur. Bu hastalara nedeni bilinmeyen hipertansiyon anlamında esansiyel hipertansiyon teşhisi konulur. %10 hastada sebebi bilinen, yani sekonder hipertansiyon vardır. Böbreküstü bezinin fazla çalışması, aort damarlarındaki yapısal bozukluklar gibi teşhis edilebilen hastalıklar sekonder hipertansiyona neden olur. Bazı sekonder hipertansiyon türlerinde ameliyat ile yüksek tansiyon kalıcı olarak tedavi edilebilinir. 

Tıkanmış damarlarda tansiyon neden yükselir?

Tıkanmış damarlarda kanın geçtiği alan azalır. Örneğin bir bahçe hortumunu düşünelim. Hortum ile suyu yavaş yavaş akıtırken, hortumun ağzını parmağımızla yarıya kadar tıkarsak su daha hızlı ve basınçlı akar. Aynı şekilde damarda tıkandığında damar içi basınç yükselir ve kan damar içinde daha tazyikli dolaşır. Artan tazyik kanın dolaştığı böbrek, göz gibi organlarda tahribat yapar. Kalp kanı daha kuvvet ile pompalamak zorunda kalacağından büyüme yapar. Tansiyon yaş ilerledikçe artar ve yaşlı kişilerde hipertansiyon görülme oranı gençlere göre daha fazladır. 

Yüksek tansiyon belirtileri:

Vücut yüksek tansiyona alışmış ise herhangi bir belirti görülmez. Yüksek tansiyon belirtileri baş ağrısı, kulak çınlaması, gözlerde sinek uçuşması, yüzde kızarma, kalp çarpıntısı ve genel bir rahatsızlık halidir. Kişi doktor muayenesinde heyecanlanabilir ve tansiyonu o an çıkabilir. O yüzden tansiyonun yüksek olduğu, hastane ve muayenehane dışındaki ölçümler ile de doğrulanmalıdır. Bir hafta ara ile iki defa tansiyonunuz yüksek ölçülmüş ise hipertansiyon hastasısınız demektir. 

Tansiyonu düşürmek için yapabilecekleriniz:

Sebebi bilinen sekonder hipertansiyonunuz varsa örneğin böbrek üstü bezinizde iyi huylu hormon salgılayan bir tümör varsa bunun cerrahi olarak ameliyat ile çıkarılması ile tansiyonunuz da düzelecektir. Yüksek tansiyon hastalarının %90’ında sebep bilinmemektedir ve ilk aşamada sağlıksız yaşam koşulları düzeltilmelidir. Bunun için aşağıdaki önlemler alınmalıdır:

1)    Tuz tüketimini azaltın. Günlük tuz tüketiminiz 4 gram yani bir çay kaşığı tuz olmalıdır. Yediğiniz tuzun ana kaynağı paketlenmiş veya işlenmiş gıdalar ve dışarıda lokantada yediğiniz yemeklerdir. Hafif hipertansiyonunuz var ise sadece tuz yemeyi azaltmak ile tansiyonunuz normale düşebilir.

2)    Sebze ve meyve tüketiminizi arttırın. Vejetaryen tipi beslenenlerde tansiyon yükselmesi az görülür.

3)    Lif tüketiminizi arttırın. Günlük 25-30 gram lif almanız tavsiye edilmektedir. Meyveleri kabukları ile yiyin, kuru fasulye, nohut, mercimek gibi baklagilleri ihmal etmeyin ve yemeğe başlamadan önce salata yiyin.

4)    Balık tüketimini arttırın.

5)    Kafeini azaltın. Günde iki kahve üst sınırınız. Çayı da günlük 10 bardak, yani 5 büyük fincandan fazla içmeyin. Günlük 5 bardak çay içiyorsanız kahve limitiniz günde sadece bir adettir.

6)    Fazla kilolu iseniz, kilo veriniz.

7)    Haftanın 3 ile 5 gününde 30 dakika süren egzersiz yapın.

8)    Alkol tüketimini tamamen kesin.

9)    Sigara içmeyin, içiyorsanız sigarayı bırakın.

10) Hala tansiyonunuz düşmedi ise ilaç tedavisine başlamalısınız. Kan basıncınız sürekli 13/8 üzerinde ise ilaç tedavisine başlamanız gerekir. Şeker hastaları, kalp hastaları, felç geçirenler, böbrek hastaları ve periferik damar hastalarında tansiyon kontrolü çok önemlidir ve tansiyon 13/8 altında olmalıdır. 

Tansiyon hedefim ne olmalıdır?

Diyabetlilerde büyük tansiyon 13 altı, küçük tansiyon 8 altı olmalıdır.

Doğru tansiyon ilacı kan basıncını normale düşürmeli, yan etkisi en az olmalı ve kullanımı kolay olmalıdır. Birçok diyabet hastası tansiyonunu kontrol altında tutmak için bir veya birden fazla ilaca gereksinim duyar. Diyabetlilerde kullanılan tansiyon ilaçları idrar söktürücüler, ACE (angiotensin converting enzyme) inhibitörleri, angiotensin reseptör blokerleri, alfa blokerler ve damar genişleticilerdir. Şeker hastalarında genellikle ACE inhibitörleri veya angiotensin reseptör blokeri grubundan ilaçlar ilk tercih edilen ilaçlardır. Böbrek sorunu olan şeker hastalarında ACE inhibitörleri ve angiotensin reseptör blokeri grubu ilaçların böbrek yetmezliğine gidişi azalttığı tespit edilmiştir. Kalp krizi geçirenlere bu ilaçlar yanında beta bloker veya kalsiyum kanal blokeri önerilir. Bazı durumlarda belli tansiyon ilaçları önerilmez. ACE inhibitörleri ve angiotensin reseptör blokerleri hamilelikte kullanılmaz. Astım hastası olanlar ile bacak damarlarında tıkanıklık olanlar beta bloker kullanmamalıdır. İdrar söktürücüler gut hastalığını kötüleştirirler. ACE inhibitörleri yan etki olarak kuru öksürük yapabilir.

Her ilaçta olduğu gibi tansiyon ilaçlarının da artıları ve eksileri vardır. Diyabet doktorunuz size en uygun tansiyon ilacını seçecektir. Eğer tek bir ilaç tansiyonunuzu düşürmeye yetmiyorsa, iki, üç veya daha fazla tansiyon ilacı almanız istenebilir.

 
 
Muayenehane: Sezai Selek Sok. Tayman Apt
No: 16 Daire: 7 Nişantaşı Şişli 34365 İstanbul Tel: 212 - 296 46 11

Tasarım - Forum