Pornografinin zararları
Porno zararlıdır
Porno beyni küçültüyor.
JAMA Psychiatry isimli
tıp dergisinde 1 Temmuz 2014 tarihinde yayınlanan
bilimsel çalışmada fazla miktarda cinsel içerikli
seks sahneleri içeren pornografi izleyenlerin
beyinlerinde küçülme olduğu saptandı. Beyin
hormonlardan etkilenen ve hormonları yönlendiren bir
organdır. Hormonların orkestra şefi diye
adlandırılan HİPOFİZ beynin tam altında bulunur ve
beyin ile bağlantılıdır. Beyin hormon sistemi ve
sinir sisteminin birbirleri ile iletişime geçtiği
yerdir. Bu yüzden bilimsel veriler Endokrinoloji ve
Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Selçuk Can tarafından
değerlendirildi.
Almanya’da yapılan
araştırmada pornografi seyir etme alışkanlığı olan
64 erkeğin beyinleri manyetik görüntüleme cihazı MR
ile tetkik edildi. Bu MR cihazı ülkemizde
kullanılandan çok daha gelişmiş idi ve beynin
çalışması ve beyin bölgeleri arasındaki iletişim
hakkında da bilgi veriyordu. Pornografi alışkanlığı
olanların beyin sağ kaudat bölgesinde hacim kaybı
yani küçülme olduğu, beynin sağ tarafı ile sol
tarafı arasındaki bağlantının olumsuz etkilendiği ve
sol putamen denilen ve cinsel uyarılara cevap
vermekle sorumlu bölgenin fonksiyonunun azaldığı
tespit edildi. Bu kişiler sanal ortamdan çıkıp
normal sosyal hayata girdiklerinde karşı cinsle olan
ilişkilerinde sorun yaşıyor, sosyal hayatta mutlu
olamama sorunu yaşıyorlar. MR testlerinde beynin sağ
kaudat bölgesi ile sol dorsolateral prefrontal
korteks arasındaki iletim de bozulmuş idi.
Pornografinin internette yayılması, açık saçık
sitelerin sayısının artması, bunların bedava
sunulması, bir tık ile evden, okuldan veya
işyerinden başka kimseye yakalanmadan kolayca
ulaşılması bu tür sitelere olan ilgiyi arttırdı. Bir
sosyal çaba, emek ve zaman harcamadan kolay yoldan
orgazm olma da cinsel içerikli pornografiye
bağımlılığı körükledi.
http://www.familysafemedia.com internet sitesine
göre dünyadaki tüm web sitelerinin yüzde 12’sini
pornografik siteler oluşturuyor. Google, Yandex gibi
araştırma motorlarında yapılan internet
araştırmalarının yüzde 25’i seks ile ilgili. Yani
internetin önemli bir kısmını pornografik seks
siteleri işgal etmiştir. Bu durum batı ülkelerinde
tamamen yasal. ABD’de tutucu Hıristiyan kesim
pornografiye karşı, yasaklanması için mahkeme
açıyorlar ancak kaybediyorlar. Amerika Birleşik
Devletlerinde Yargıç pornografinin “Freedom of
Expression” yani ifade özgürlüğü olduğunu söyleyip
izin veriyor. Türkiye’de mahkeme kararı ile birçok
pornografik siteye erişim engelleniyor. Bu yüzden
sağlıklı güncel istatistik vermek mümkün değil.
Prof. Dr. Can pornografi
seyretmenin dünyada artık cinsellikle ilgili
olmaktan çıkıp bir bağımlılık ve obsesyon yani
takıntı olarak değerlendirildiğini söyledi. Beyin ak
madde ve gri madde denilen birimlerden oluşur.
Pornografi seyredenlerde gri maddenin küçüldüğü
tespit edildi. Araştırma sonuçları fazla pornografi
seyir etmenin mi beyni küçülttüğünü yoksa beyni
evvelden küçük olanların mı fazla pornoya meyilli
olduğunu çözemedi. Bunun için daha ileri
araştırmalara ihtiyaç duyuluyor. Bu araştırmada konu
olan pornografi seyreden denekler ergen ve gençler
değil, meslek ve aile sahibi 30 yaş üstünde
erkekler. Bu kişilerin internette kalma süresi de
günde 15-20 dakika değil, en az 3-4 saat. Yani bu
kişiler haftanın çoğu gününü kapalı bir odaya tek
başına kapanıp bu tür filmleri uzun bir süre
internetten izleyerek geçiriyor. Boş zamlarını
ailesine ayırmak, arkadaş veya akraba gezileri gibi
sosyal aktiviteler, hobi, müzik, sinema veya sanat
gibi aktiviteler veya spor ile değerlendireceğine
kapalı mekânda uzun süre pornografi izleyerek
harcıyor. Bu araştırmada da görüldüğü gibi normal
hayattaki cinsel uyarılar artık bireyi etkilemiyor.
Bu durumda pornografi bağımlılarında mutsuzluk, işte
isteksizlik, iş ve eğitim hayatında iyi performans
göstereme ve karşı cinsle münasebetlerde başarılı
olamama ve hayattan zevk almama açığa çıkıyor. Uzun
vadede kişi suçluluk ve pişmanlık duygusuna
kapılıyor, depresyon, obsesyon, saplantı ve çeşitli
psikolojik rahatsızlıklara yakalanabiliyor.
Durumlarını kabullenemediklerinden tedavi olmakta ve
alışkanlıklarından kurtulmakta güçlük çekiyorlar.
Kendilerine göre hiçbir sorunları yok. Cinsel
içerikli film seyir etmeyi alışkanlık haline
getirenlerin beyinde ödül ve motivasyon ile ilgili
bölgeleri küçülmüş ve daha az çalışır durumda
bulundu. Kendi algılamalarına göre herhangi bir
problemleri yok. Bu kişiler geleceği planlama
konusunda da güçlük çekiyorlar. Hayatlarında
mesleki, sosyal veya ailevi hiçbir hedef olmadan boş
yere uzun süre pornografi seyrederek vakit
öldürüyorlar. Kız arkadaşları veya eşleri ile sorun
yaşıyorlar. Tıp dünyası bu durumu hastalık olarak
kabul etmediği için psikiyatristlerden yardım
alamıyorlar. Psikiyatristten açık saçık film seyir
etme, başka hobiler edin cevabı alabiliyorlar. Bu
durum Reuters Haber Ajansı tarafından da
işlenmiştir. Reuters için aşağıdaki linke
tıklayabilirsiniz:
http://www.reuters.com/article/2014/05/28/us-porn-brain-changes-idUSKBN0E82BK20140528?feedType=RSS&feedName=healthNews
Prof. Dr. Selçuk Can
Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı
|